Bu Blogda Ara

10 Temmuz 2011 Pazar

BON JOVİ

Sene 1994.Yabancı müziğe aşinalığımız var ama tutku değil henüz.Orta 1'de falanım.Hoşlandığım bir kız arkım var.Hızlıydım ne sandınız.Aptal aşk dönemi.Yanlış hatırlamıyorsam o vermişti bana bon jovi'nin crossroad kasetini.Defalarca dinlersin,hayal kurarsın ya.Bnm ilk yabancı kasetim. Bende ayrı yeri vardır grubun.Kardeşimle de ilk ortak müzik tutkumuz.İki sene sonra ona İngiltere'den bon joviyle ilgili param yettiğince herşeyi almıştım.Konserini de kaçırmamız mümkün değildi.18 yıl once geldiklerini bilmezdim.O yasta da kimse goturmezdi zaten.Sağolsunlar müzik hayatları bitmeden bir kez daha geldiler.


Benim ilk stadyum konserimdi.Bir yudum içki bile satılmadı içerde.Sahne,ortam iyiydi.Ses sistemini kıyaslayacak tecrubem yok.Genel olarak performans iyiydi.Aralıksız 2,5 saat 25 şarkı 50 yaş için çok iyi ama kelimeleri çok yuttu üstad.Olur o kadar Bon jovi'nin canı sagolsun.Milli forma giyme jestini her ülkede yapıyor mu bilmiyorum ama formayı giymeden once millet kardesligi(hatırlamıyorum) ile ilgili bir sarkı soylerken kafamda her ulkenin bayragını sahnede sallar bi pozisyonda hayal ettim BJ'i ve 15 dak sonra formayı giydi adam sanki icimden geceni okumus gibi.



Yine de hayatımda ukde kalacak seylerden biridir Bon Jovi'nin daha genc yaslarında bir konserinde bulunmamak.Burdaki beni kesmedi.Bir 10 sene oncesi super olurdu.Hem o daha genc hem ben daha kudurmuş.


İlk 11:(alfabetik) hepsinin yeri ayrıdır.


always

bad medicine

bed of roses

blaze of glory
its my life

keep the faith

living on a prayer

one wild night

runaway (C)-keşke çalsaydı

you give love a bad name

wanted dead or alive

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder