Neyse Ankara'daki son gecemiz, yarın uygulamalar bitince ve akşam olunca evimize döneceğiz, bu ara herkese iyi geldi demek isterdim ama benim hopeless'ım (karım olur kendisi :) yine bademciklerini şişirmeyi başardı. Doktor yıl içinde 3 ten fazla iltahap yaparsa alalım demişti ama...Ben ilgilenince düzeleceğinden eminim...
Ankara deyince aklıma başkentten öte; anılarım, çocukluğum, lise yıllarım, 2005 yılındaki seferi zamanlarım geliyor. Daha önce tonla anı bıraktığım caddelerden şimdi bambaşka biri olarak geçiyorum. Erhan Güleryüzün de dediği gibi bu kadar anı bu şehir için çok fazla...
Anılar önce heyecanlandırmakta, sonra üzmekte, en sonda si*tir çekmekte çok başarılı. Sanki beni yalnız bırak, benimle uğraşma, beni hatırlama, arayıp sorma diye anırıyor...Öyle olsun, her zaman olduğu gibi sen haklısın...
P.S : Bakalım gelecek hafta İzmir'de nasıl bir ruh halinde olacağız...