Bu Blogda Ara

17 Ağustos 2012 Cuma

OLİMPİYATTA PARA VE RUH

Konumuz,olimpiyatlarda para mevzusu.
Sporcularımız katılım ücreti olarak 36000 TL gibi bir para aldılar.Madalya kazanacak sporculara da derecesine göre para vaadinde bulunuldu.Altın madalya alana 2000 cumhuriyet altını yaklaşık 1,2 milyon TL ödül olarak belirlendi.Olimpiyat ruhunu yakalamakta gecikmiş ülkeler de bu yola başvurdu.Prim ödülünde 4.ülkeyiz diye haberler yapıldı.Kazakistan sanırım en çok prim verecek ülkeydi. 7 altınla da başarıya ulaştılar.

Para konusunda uyguladığımız strateji çok doğru.Küçük yaşlarda eğitim-öğretim hayatı ve spor arasında seçim yapmak zorunda kalan gençler genelde ailenin de kararıyla sporu bırakmak zorunda kalıyorlar.Aile haklı olarak çocuğum okusun,düzenli bir işe girsin,düzenli para kazansın istiyor,geleceğini tehlikeye atmıyor.Sporcu olsan ne kadar kazanıcan? İşte cevap yukarıda.Artık sporcu da olsan çok kazanıcaksın.Asgari ücrete 700 tl olarak düşünüp hesap yapalım.1714 ay çalışırsan yani 142 yıl ve hiç harcamazsan bu parayı ancak elde etmiş olursun.Bu para en üst hedefse,siz küçültün hedefi 10'da 1'i kadar başarılı olun karşılığı yine 14 yıl eder.
Olimpiyatta madalya kazanan sporcuların bir çoğu 25 yaş ve altı.Phelps yüzmede 27 yaşında emekli oldu.15-16 yaşında şampiyonlar çıkıyor.Bu gerçeğin görülmesi lazım.Aileler çocuklarını sporcu yapsınlar.Artık çok para var.

Gelelim işin ruh kısmına.116 sporcuyla katıldık ve madalya anlamında başarısız olduk diyoruz.Olimpiyat sadece madalya demek değil ki.Orada bulunabilmek,açılış ve kapanış töreninde orada olup sporcularla yürüyebilmek,hak edersen ülke bayrağını taşıyabilmek,ülken adına mücadele etmektir önemli olan,gerisi hikaye.
Tv'de bir olayın sonuna yetiştim,sporcunun ismini,ülkesini göremedim,Mert Aydın ve Ntv spor'a mail attım bilgi almak için onlar da sağ olsun sallamadılar.Atletizmin koşuyla alakalı dalında koşan siyahi atlet,yarış sırasında sakatlanıyor.Acıdan yere yığılıyor.Kendini toparladıktan sonra sakat sakat acı içinde koşusuna devam ediyor.Onun için önemli olan o koşuyu tamamlayabilmek.Oğlunu gören babası güvenlik elemanlarını atlatıp piste koşuyor ve oğlunun koluna girip koşusuna yardım ediyor.İşte olimpiyat budur.

Tesadüf ki ben bunu gördükten bir iki gün sonrası atletimiz Merve Aydın aynı olayı yaşadı ve yaşattı.Merve uzun zaman hazırlandığı,hayalini kurduğu en büyük spor organizasyonunda yarışırken sakatlandı, buna rağmen gözyaşları içinde sekerek koşusunu bitirdi.

Gözümü borç içinde açtığım iş hayatımda nefes alıp paraya kavuştuğumda aynı anda 10 farklı kadından 10 çocuk sahibi olup,bunları sporcu olarak yetiştrip ülkem adına olimpiyatlarda yarışmalarını sağlayacağıma blog huzurunda söz veriyorum:))))hahahahahh



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder